Türkiye’nin direncini afetlere karşı artırma hedefiyle 360 derecelik bütüncül bir yöntemle kurgulanan Modelle ilgili uygulamaya konacak kararlar da toplantının sonunda açıklanacak. Her türlü afete yönelik alınan tedbirlerin bilimin ışığında ve bilim insanlarının önderliğinde alındığını vurgulayan Bakan Kurum, “Her türlü afete yönelik tedbirlerimizi bilimin yol göstericiliğinde alıyoruz. Kriz yönetim planımızı çok değerli bilim insanlarımızla hazırlıyoruz. Ulusal Risk Kalkanı Modeli tüm bu yönleriyle, büyük ülke Türkiye’ye yakışan, 360 derece düşünülmüş; halkımıza güven verecek dev bir projedir. Yükselen Anadolu, Kalkınma Öncelikli Kentleşme (KÖK) ve Ulusal Risk Kalkanı projelerimiz, Türkiye’nin ve İstanbul’un geleceğe güvenle bakmasını sağlayacak bir çözüm reçetesi olacaktır.” dedi. Resmî sosyal medya hesabından da bir video paylaşarak, bilim insanlarının katılımlarıyla gerçekleştirilen saha çalışmalarını kamuoyuna sunan Bakan Kurum, mesajında, “Yükselen Anadolu’muz için tüm dünyaya örnek olabilecek bir çalışmayla Ulusal Risk Kalkanı Modeli çatısında bilim insanlarımızla her türlü afete karşı tedbirler için çalışıyoruz. Kurul üyelerimiz deprem bölgesinde saha incelemesi yaptı. Yarın yapacağımız toplantıyla izlenimlerini, yapacaklarımızı konuşacağız!” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkilediği 11 ilde ve deprem riski taşıyan İstanbul öncelikli olmak üzere tüm Türkiye sathında uygulanacak bir afet yönetim programı olan Ulusal Risk Kalkanı Modeli için sahadaki çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının öncülüğünde, bugüne kadar deprem ve iklim değişikliğine bağlı afetlerin yönetimi konusunda ülkemizde yapılan en kapsamlı çalışmayı yürüten Ulusal Risk Kalkanı Modeli Bilim Kurulu; deprem, sel, heyelan gibi afetlere karşı Türkiye’nin direncini artırma hedefiyle, 7 Nisan Cuma günü saat 15.00’de İstanbul Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir kez daha toplanıyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un da katılacağı toplantı özelinde kapanış konuşması da kamuoyuyla paylaşılacak. Çalışmalarına 3 Mart tarihinde başlanan proje kapsamında yapılan hazırlıkların, nisan ayı sonuna kadar, kamuoyuna sunulması hedefleniyor.
“Risk Kalkanı Bilim Kurulu sahaya indi”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının 31 Mart-3 Nisan tarihleri arasında düzenlediği saha gezisine katılan Bilim Kurulu, deprem bölgesinde bulunan 11 ilde, sahadaki mevcut durum üzerine incelemelerde bulundu. Bakanlığın Gaziantep’te bulunan Koordinasyon Merkezi’nde de çalışmalar gerçekleştiren Kurul, çalışma konularına ve uzmanlığa göre ayrılan 13 alt kurulu ile deprem bölgesinde ortaya çıkan durumu, sosyal politikalardan, hasar tespitine, enkaz kaldırma ve atık yönetiminden, zemin değerlendirmeye kadar ele alıyor. Deprem bölgesinde kalkınma sürecinin devamlılığını sağlayacak adımlar konusunda da çalışan Bilim Kurulu, diğer yandan tarihi ve kültürel mirasın taşıyıcısı olan mimari eserlerin korunması ve restorasyonu için de incelemeler başlattı. Uzmanlar, sahada elde edilen verilerin, Risk Kalkanı Modeli kapsamında tüm Türkiye’de meydana gelebilecek depremler ve olası İstanbul depremine karşı alınacak önlem ve yönetim esaslarının oluşturulmasında önemli bir ders niteliği taşıdığını ifade ettiler.
“Kültür varlıklarının karşılaşabileceği riskler tanımlanıyor, yenilikçi yapım sistemleri temel alınıyor”
Bakan Murat Kurum, üçüncü kez toplanacak Ulusal Risk Kalkanı Modeli Toplantısı öncesi resmî sosyal medya hesabından, Hatay’da bilim insanlarının enkaz alanlarında yaptığı incelemeleri özetleyen bir video paylaştı. Enkaz başında yapıları inceleyen uzmanların görüşlerine yer verilen videoda, yenilikçi yapım sistemlerinin temel alındığı ve acil müdahalelere devam edildiği bilgisi de paylaşıldı.
Risk Kalkanı Modeli Üyesi Oğuz Cem Çelik, “Depremde zarar gören kentlerin, Hatay da dâhil olmak üzere yeniden yapılaşmasında kullanılabilecek yenilikçi yapım sistemleri üzerine görüşlerimizi iletiyoruz.” ifadelerine yer verirken, Risk Kalkanı Modeli Üyesi Prof. Dr. Zeynep Gül Ünal da acil müdahale ve iyileştirme çalışmaları aşamasının devam ettiği bilgisini vererek, “Bu aşamada özellikle kültür varlıklarının karşılaşacağı risklerin tanımlanması, daha sonraki aşamalarda da ileride oluşabilecek risklerin yönetilebilmesi için tüm problemlerin net olarak ortaya konulması gerekiyor.” açıklamalarında bulundu.
Risk Kalkanı Modeli Üyesi Prof. Dr. Kadir Güler de, “Burada zaten izolatörlerin tespiti için oldukça rijit kolonlar inşa edilmiş durumda. Hastane yapılarında özellikle deprem aktivitesinin çok fazla olduğu bölgelerde isabetli bir tercih. Tasarım açısından gayet uygun. Hastanenin servis vermesi de hiç kesintiye uğramadan devam ettirilmiş.” tespitinde bulundu.
Risk Kalkanı Modeli Üyesi olan Japon Yüksek Mimar ve Yüksek İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki de videoda görüşlerine yer verilen uzmanlardan oldu. Kolon ve beton incelemelerinde bulunan Moriwaki, inşaat enkazındaki sıkıntıları tespit ederek gerekli bilgileri verdi.
Bakan Kurum, paylaştığı mesajında, “Yükselen Anadolu’muz için tüm dünyaya örnek olabilecek bir çalışmayla Ulusal Risk Kalkanı Modeli çatısında bilim insanlarımızla her türlü afete karşı tedbirler için çalışıyoruz. Kurul üyelerimiz deprem bölgesinde saha incelemesi yaptı. Yarın yapacağımız toplantıyla izlenimlerini, yapacaklarımızı konuşacağız!” ifadelerine yer verdi.
“Afet yönetiminde İstanbul ve Türkiye geneli için bugüne dek yapılan en kapsamlı program”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bilimin ışığında hazırlanan Ulusal Risk Kalkanı Modeli’nin tüm dünya için örnek bir çalışma olacağını belirtti. Kurum sözlerine şöyle devam etti:
“Bu ne ilk ne de son deprem. Çünkü ülkemiz bir deprem bölgesi. Dahası iklim değişikliğine bağlı olası afet senaryolarına açık bir coğrafyayız. Ama depremin ve diğer olası doğal afetlerin öncesi-sırası ve sonrasında atılacak doğru adımlarla çok daha az etkilenmek ve kayıpları en aza indirmek mümkün. Hazırlıklarımızı bilimin yol göstericiliğinde yapmak, her türlü afete yönelik tedbirlerimizi almak, birer kriz yönetim planı çıkarmak için çok değerli bilim insanlarımız, uzmanlarımız ve yöneticilerimizle çalışıyoruz. Ulusal Risk Kalkanı Modeli tüm bu yönleriyle, büyük ülke Türkiye’ye yakışan, 360 derece düşünülmüş, eksiklerimizi gideren, aldığımız dersleri yansıttığımız, tüm halkımızın huzur ve güven içinde yaşamasını sağlayacak dev bir projedir.
Bakan Kurum, deprem bölgesinde halkın en öncelikli gündemi olan barınma ihtiyacını çözmek üzere toplam 650 bin konutun inşasını öngören Yükselen Anadolu Projesi ve depremden ağır bir şekilde etkilenen 4 kent merkezinin kalkınma öncelikli kentsel dönüşümünü sağlayacak projelerin üretildiği Kalkınma Öncelikli Kentleşme (KÖK) Çalıştayları ile hızlı ve etkin bir sürece girdiklerini belirtti. Bakan Murat Kurum, “Yükselen Anadolu, KÖK çalışmaları ve Ulusal Risk Kalkanı projelerimiz, hem Türkiye’mizin hem de büyük bir deprem riskiyle karşı karşıya olan İstanbul halkının geleceğe güvenle bakmasını sağlayacak bir çözüm reçetesi olarak hazırlanmaktadır.” ifadelerini kullandı.
BİLGİ NOTU: “RİSK KALKANI MODELİ BİLİM KURULU NASIL YAPILANIYOR?”
Ulusal Risk Kalkanı Modeli Bilim Kurulu, toplam 158 üyeden ve 13 alt kuruldan oluşuyor. Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinin öğretim üyeleri, kamu ve kamuya bağlı kuruluşlardan yöneticiler, mimarlar ve Bakanlık yetkilileri proje için bir arada çalışıyor. Kurul’da inşaat, jeoloji, maden, çevre, endüstri, ziraat mühendisliği gibi alanlardan isimlerin yanında şehir-bölge planlama, sosyoloji, psikoloji, tarih, iletişim, sağlık, hukuk gibi birçok farklı disiplinden uzmanlar da yer alıyor. Bilim Kurulu çatısı altında yer alan 13 alt kurulun başlıkları ise şöyle:
Destek Hizmetleri ve Sosyal Politikalar Kurulu, Hasar Tespit Kurulu Deprem ve Yer Bilimleri Kurulu Şehirleri İnşa ve İhya Kurulu, Kentsel ve Kırsal Dönüşüm Kurulu, Enkaz ve Atık Yönetimi Kurulu, Yeni Yapı Teknolojileri Kurulu, Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Akıllı Şehirler Kurulu, Mekânsal Planlama Kurulu, Tarihi ve Kültürel Miras Kurulu, Kentsel ve Kırsal Altyapı Kurulu, Kriz Yönetimi ve İletişim Kurulu, İklim Dostu Yeşil Dönüşüm Kurulu. Bakan Murat Kurum’un başkanlık ettiği Bilim Kurulu’nun üyeleri arasında kamuoyunun yakından tanıdığı isimler de var. Deprem ve yer bilimleri alanlarının yakından takip edilen akademisyenleri Prof. Dr. Naci Görür, Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Prof. Dr. Cenk Yaltırak’ın yanı sıra Tarihçi ve Yazar Murat Bardakçı, Yüksek Mimar ve İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki de kurulun üyeleri.
Ulusal Risk Kalkanı Modeli üçüncü toplantısında, alınan ve uygulamaya konulacak kararlar da açıklanacak.
Ulusal Risk Kalkanı Modeli ve Kurulların Görev Tanımları
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak sosyal konuttan kentsel dönüşüme, altyapı yatırımlarından millet bahçelerine, iklim değişikliğiyle mücadeleden çevre politikalarına ve sıfır atık konusuna kadar tüm alanlardaki çalışmalar bilimin ışığında yürütülüyor. Bu amaçla Ulusal Risk Kalkanı Modeli, topraklarının büyük bir kısmı deprem riski altında olan Türkiye’nin deprem, sel, heyelan, yangın gibi iklim krizinden kaynaklanan diğer bütün afetlere karşı hazırlıklı olması ve 6 Şubat depremlerinden hareketle afetlerle mücadele kapasitesinin her anlamda geliştirilmesi amacıyla kurgulandı. Model, ülkemizin afetlere dirençli şehirlere sahip olması amacıyla hayata geçirildi.
İlk anlardan bu zamana kadarki süreçte yürütülen çalışmalarda, deprem sonrası afet bölgesinde bulunan şehirlerimizin yeniden ihya ve inşası süreçleri, bilim insanlarımızın ve üniversitelerimizin katkıları ve destekleri ile bütüncül bir perspektifle devam ettirildi.
81 şehrin tamamına direnç katma hedefiyle oluşturulan Ulusal Risk Kalkanı Modeli kapsamında, kurulların görev alanları da tanımlandı. Görev alanları, risk yönetimi ve kriz yönetimi aşamaları dikkate alınarak belirlendi. Kurullarda; jeolojiden jeofiziğe, şehir bölge planlamadan inşaat mühendisliğine, mimarlıktan tarihe, hukuktan sosyolojiye, iktisattan afet yönetimine kadar birçok alanda bilim insanları yer alıyor.
13 kurulun kuruluş gerekçesi ve görevleri, aşağıdaki gibi tanımlanıyor:
1. Destek Hizmetleri ve Sosyal Politikalar Kurulu: Afetler meydana geldikten sonra yürütülmesi gereken en önemli hizmetlerin başında hiç şüphesiz arama-kurtarma, ilk yardım, gıda ve geçici barınma hizmetleri gelmektedir. Bu süreç afet yönetimi açısından oldukça kritiktir. Büyük bir iş birliği ve koordinasyon gerektirir. Böylece bu kurulumuz AFAD’la birlikte afetlere müdahale kapasitemizi geliştirme konusunda önemli bir rol üstlenecek.
2. Deprem ve Yer Bilimleri Kurulu: Bu kurulumuz aktif fay hatları üzerinde yer alan ülkemizin yer bilimleri açısından incelenmesini, yerleşime uygun olup olmadığının tespitini, zeminin depremlere karşı sağlam, güvenli ve hazırlıklı olup olmadığını belirleyecek.
3. Hasar Tespit Kurulu: Ülkemizdeki tüm yapı stokunun afetlere karşı dayanıklı olup olmadığının tespitini, afetin meydana geldiği bölgelerdeki hasar tespit çalışmalarının risk yönetim sürecine uygun bir şekilde yürütülmesi konusundaki stratejileri belirleyecek.
4. Enkaz ve Atık Yönetimi Kurulu: Afet sonrasında başta yıkıntı atıkları olmak üzere çok sayıda atık türü ortaya çıkmaktadır. Bu atıkların insan ve çevre sağlığına zarar vermeyecek şekilde imha edilmesi ve geri dönüşüme tabi tutulması konusunda çalışmalar yürütecek.
5. Şehirleri İnşa ve İhya Kurulu: Afetle birlikte şehirlerimizde meydana gelen tahribatı giderecek, TOKİ’mizle geçici ve kalıcı konutlar yapacak, şehirlerimizin yeniden inşası için gerekli olan bilimsel çalışmaları yürütecek.
6. Kentsel ve Kırsal Dönüşüm Kurulu: Dirençli şehirlerin inşası yolunda kentsel dönüşüm stratejilerini her şehrin kendi kimliğine göre belirleyerek; şehirlerin özgün kimliklerini koruyacak çalışmalar yapacak.
7. Mekânsal Planlama Kurulu: Afetlere duyarlı planlama yaklaşımlarının geliştirilmesine, yeni şehircilik çalışmalarında planlama sürecinin bir bütün olarak değerlendirilmesine, Türkiye Mekânsal Stratejik Planı çalışmalarına katkı sağlayacak.
8. Yeni Yapı Teknolojileri Kurulu: Afet riskli bölgelerdeki konutlar başta olmak üzere tüm yapıların yeni yapı teknolojileri ışığında sağlam ve güvenli bir şekilde inşa edilmesini sağlayacak.
9. Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Akıllı Şehirler Kurulu: Depremden zarar gören illerimizin yeniden inşa ve ihya sürecinde teknolojinin bütün imkânlarını dijital ortamda sahaya yansıtacak, şehirlerimizde akıllı teknolojilerin daha etkin kullanılmasını sağlayacak.
10. İklim Dostu Yeşil Dönüşüm Kurulu: Afet bölgesindeki yeni şehircilik çalışmalarımızı iklim dostu yeşil dönüşüm vizyonu çerçevesinde hayata geçirecek, bütün şehirlerimizi iklim krizine karşı dirençli hale getirecek.
11. Kentsel ve Kırsal Altyapı Kurulu: Deprem bölgesinde ulaşımdan kanalizasyona, içme suyundan enerjiye kadar tüm altyapı çalışmalarını tamamlayacak. Bunun yanı sıra tüm yerleşim yerlerimizin altyapısını afetlere dirençli hale getirecek.
12. Tarihi ve Kültürel Miras Kurulu: Afet sonrasında kadim şehircilik geleneklerimizi temsil eden, istiklal mücadelemizin öncü şehirleri başta olmak üzere sahip olduğumuz tarihi ve kültürel zenginlikleri ecdadımızın aziz hatırasına sadık kalarak ihya edecek, şehirlerimizi kendi değerleriyle ayağa kaldıracak.
13. Kriz Yönetimi ve İletişim Kurulu: Afet sürecinde kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini, etkin iletişim kanallarının kurulmasını, kriz yönetim sürecinin başarılı bir şekilde yürütülmesini sağlayacaktır.
07.04.2023 11:52:25