Meriç, bu yapıların yalnızca laiklik ilkesini değil, toplumsal huzuru ve devletin bütünlüğünü tehdit eden paralel güç odakları haline geldiğini belirtti. Özellikle Gaziantep’teki Haznevi Tarikatı’nın devasa külliyesi ve Menzil yapılanmalarına dikkat çeken Meriç, bu yapıların kontrolsüz büyümesinin ulusal güvenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
“Toplumsal Huzur ve Devletin Bütünlüğü Tehlikede”
Tarikatların artık yalnızca dini yapılar olmaktan çıktığını ve devlete nüfuz etmeye çalışan sistematik güç odakları haline geldiğini ifade eden Meriç, bu yapıların kontrolsüz şekilde büyümesine göz yummanın ileride daha büyük sorunlara yol açacağını belirtti. Haznevi Külliyesi gibi devasa projelerin devletin bilgisi ve izni dahilinde yükselmesini eleştiren Meriç, iktidarın tarikatlarla kurduğu kirli ilişkilerin bu durumun temel sebebi olduğunu söyledi.
FETÖ terör örgütünün 15 Temmuz’daki darbe girişiminin, tarikat ve cemaatlerin ulusal güvenlik sorunu olduğunu tescillediğini hatırlatan Meriç, “Bu tür yapılanmalar, gençlerimizi hedef alarak onları aidiyet arayışları üzerinden etkisi altına alıyor. Bu tehlike yalnızca bugünle sınırlı kalmayacak; kontrol altına alınmazsa gelecekte yeni radikalleşme dalgalarının ve terör yapılanmalarının doğmasına zemin hazırlayacaktır” dedi.
“Devasa Bütçeleri Yönetiyorlar”
Adıyaman’daki Menzil tarikatının kampüsünü, ülke içinde kurulmuş bir özel dini özerk bölgeye benzeten Meriç, bu yapıların kontrolsüz şekilde büyüdüğüne dikkat çekti. Semerkand Vakfı ve Beşir Derneği gibi STK’ların Menzil bağlantıları üzerinden kamu yararına çalışan dernek statüsü alarak ulusal ve uluslararası yardım topladığını belirten Meriç, “2021 yılı mali tablosuna göre Beşir Derneği’nin mal varlığı 114,9 milyon lira. Bu, tarikatların ekonomik güçlerini ve devlet denetiminden ne kadar uzak olduklarını gözler önüne seriyor” dedi.
“Bilimsel Raporlar Endişe Verici”
Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde bir grup akademisyenin 2023 yılında yayınladığı rapora işaret eden Meriç, Türkiye’de 30 tarikatın 400’den fazla kolu bulunduğunu belirtti. Bu rapora göre, sadece İstanbul’da 445 tekke faaliyette bulunuyor. Ülke genelinde 800’ün üzerinde faal medrese olduğunu söyleyen Meriç, “Tarikat okullarındaki öğrenci sayısı 210 bin. Özel yurtların 2 bin 480’i bir tarikatla bağlantılı ve bu yurtlarda kalan öğrenci sayısı 225 bini buluyor” diyerek, bu rakamların gelecek adına ciddi tehdit oluşturduğunu vurguladı.
“İktidarın Sessizliği, Tarikatlara Alan Açıyor”
Meriç, iktidarın tarikatlarla kurduğu çıkar ilişkisini eleştirerek, bu yapıların devletin kontrol mekanizmalarından muaf tutulduğunu ifade etti. “Tarikatlar bugün külliyelerle başlıyor, yarın devletin tüm kurumlarını ele geçiren bir sistematik tehdide dönüşüyor” diyen Meriç, iktidarın bu yapılara göz yumarak toplumsal tabanını güçlendirmeye çalıştığını belirtti.
“CHP Bu Mücadelenin Ön Safında”
Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu konuda tavizsiz bir duruş sergilediğini ve mücadeleden asla vazgeçmeyeceğini söyleyen Meriç, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’nin geleceğini tehdit eden bu yapıların toplumsal etkisini sınırlandırmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Laiklik ilkesine tavizsiz şekilde sahip çıkacak, tarikatların toplumun dini duygularını istismar etmesine asla izin vermeyeceğiz. Gaziantep’te yükselen külliyeler, tarikatların nüfuz alanını büyütüyor ve bu, ulusal bir güvenlik sorunudur. Daha büyük bir tehlike oluşmadan bu yapıların faaliyetleri kontrol altına alınmalı ve denetim mekanizmaları acilen devreye sokulmalıdır.
Bu ülkenin geleceği tarikatların gölgesinde kalamaz. Diyanet bağımsız bir şekilde görevini yerine getirmediği sürece yeni tarikatlar ve cemaatler etrafımızı kuşatmaya devam edecektir.”
28.11.2024 20:25:13