Artan nüfus yoğunluğu şehirlerin hızlı ve düzensiz bir şekilde büyümesine neden olurken şehirlerin insan merkezli olmasının da önüne geçiyor.
2050 yılına kadar tüm dünyada 2,5 milyardan fazla insanın şehirlerde yaşayacağını düşünüldüğünde bu hızlı ve düzensiz büyüme insan hayatını daha da derinden etkileyecek.
Nüfus yoğunluğu artıkça şehirler plansız bir büyümenin içinde kalıyor. İnsan hayatını olumsuz etkileyen bu plansız büyüme barınmadan ulaşıma, kamu hizmetlerinden güvenliğe, enerji verimliliğinden çevreye duyarlı sistemlere ve afet yönetimine kadar şehirler ilgili her türlü sürecin yönetilmesini zorlaştırıyor. Bunun önüne geçmenin yolu da akıllı şehirlerden geçiyor.
Akıllı şehir pazarının 2027'de 1 trilyon doların üzerine çıkacağı öngörülüyor. Bu rakamın içerisindeki dijital ikiz çalışmalarının ise 125 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Konunun öneminin farkında olan ülkeler de bu alana ciddi yatırımlar yapıyor. Özellikle Singapur, Çin, Avustralya gibi ülkeler kentleri akıllandırıp yeniden tasarlamaya başlarken bu akım batıda da kendini hissettirmeye başlıyor. Örneğin İngiltere'nin nisan ayında her kenti akıllı kent haline getirmek ve kentlerin dijital ikizini çıkartmak için ayırdığı bütçe 600 milyar doların üzerinde. Yaklaşık 10 yıl içinde yapılacak bu yatırımla kentlerin yeniden tasarlanması hedefleniyor.
Bir şehrin günümüzün artan ihtiyaçlarına cevap verebilmesi için yeniden tasarlanması gerekiyor. Her ne kadar kenti dönüştürme çalışmaları yapılsa da tüm detayların yeninden planlanması gereken bir noktada binaların tek başına dönüşümü veya akıllanması yeterli olmuyor. Bu anlamda çözüm kentsel dönüşümden değil, kentsel tasarımdan geçiyor. Çünkü kentsel tasarım projeleriyle sadece insanların yaşamını değil, dünyamızın geleceğini de kurtarmış oluyor. Yapılan araştırmalar akıllı şehir odaklı kentsel tasarım projeleri kapsamında sera gazı emisyonlarında yüzde 10-15, su tüketiminde yüzde 20-30 ve geri dönüştürülmemiş katı atıklarda yüzde 15-20 oranında azaldığını gösteriyor.
Konuyla ilgili olarak değerlendirmede bulunan SAMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Şekip Karakaya “Bir şehre yüzde yüz akıllı şehir diyebilmemiz için bütünsel bir yaklaşıma sahip olmalıyız. Kentlerin bu vizyonu yakalayabilmesi için baştan tasarlanması ve sadece bugünün dünyasına değil geleceğin dünyasına göre planlanması şart. Kentsel tasarım vizyonu için modernize edilmiş ve akıllandırılmış binaların hazırlanması, sürdürülebilir enerji kaynakların oluşturulması ve sürdürülebilir altyapıların tesisi gerekiyor. Sonrasında teknoloji yardımıyla bu bileşenlerden sürekli ve gerçek zamanlı veri temin edilmeli ve şehir bu veriler üzerinden yönetilmeli” diyor.
Türkiye'de kentsel tasarım çalışmalarının ilkini Antalya Kepez bölgesinde uyguladıklarını belirten Karakaya “SAMPAŞ Holding olarak özellikle Antalya Kepez'de gerçekleştirdiğimiz proje kentsel tasarım adına örnek gösterilebilecek bir proje olarak öne çıkıyor. 2014 yılında Kepez bölgesinin riskli alan ilan edilmesiyle ve belediyeye kentsel dönüşüm yetkisi verilmesiyle başlayan süreç, 2016 yılında “Türkiye'nin en büyük kentsel dönüşüm projesi” olarak kamuoyuyla paylaşıldı. Projede 70 bin metrekarelik bir pilot uygulama alanı belirlendi. Diğer pilot şehirlerle birlikte, ısı, enerji üretim ve depolama konularında güneş enerjisi uygulamaları, elektrikli ulaşım araçları ve yönetimi gibi akıllı ulaşım uygulamaları, AKOS Akıllı Kent Otomasyon Sistemi kapsamında büyük veri yönetimi, nesnelerin interneti ile akıllı aydınlatma, enerji, ulaşım, ev, bina çözümlerinin tek noktada entegrasyonu ve yönetimi gibi bilgi teknolojileri unsurlarını içeren 42 farklı Akıllı Kent Uygulaması gerçekleştirerek sadece kentsel dönüşüm değil, kentsel tasarımın da ilk örneğini hayata geçirmiş olduk. Ayrıca, Avrupa Birliği Horizon 2020 Akıllı Şehirler ve Topluluklar çağrısı kapsamında Antalya, Valencia ve Dresden şehirleri için toplamda 17 milyon Euro'luk hibenin 6 milyon Euro'sunu Antalya Kepez'e kazandırdık ” dedi.
SAMPAŞ Holding hakkında
SAMPAŞ Holding, akıllı şehir yaklaşımını güçlendirmek ve yaygınlaştırmak için 42 yıldır bilişimin gücünü kullanmaktadır. Kentleşmenin ve kentliliğe bağlı sorunların arttığı bir dünyada, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları çerçevesinde ürettiği yüksek teknoloji ve çözümleri kullanarak kentleri bugünkü ve gelecek nesiller için daha yaşanılabilir hale getirmeyi amaçlamaktadır. Bünyesinde kurduğu şirketler ve dünya devi firmalar dahil oluşturduğu iş ortaklıkları ile ulusal ve küresel pazarda teknoloji, mühendislik, müşavirlik, yapım taahhüt ve finansman hizmetleri veren SAMPAŞ Holding, bugün yerel yönetimlere; yazılım tasarımından kuruluma, eğitimden işletime, bakım ve destek servislerinden danışmanlığa kadar birçok yüksek katma değerli hizmet sunar. Yaygın bir coğrafyaya kaliteli hizmet sağlayabilmek için İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana'da dört organizasyona sahip şirket, modern ARGE departmanı ile müşterilerine uluslararası standartlarda servis sağlamaktadır. Detaylı bilgi için https://www.sampas.com.tr/