Kırkpınar'ın ilk akıncı pehlivanları yenişemeden can verdiği için "bitmeyen efsane güreşin" devamı olarak sürdürülen 6,5 asırlık organizasyon 7-9 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek.
"Yağlı güreşin olimpiyatı" olarak bilinen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri, geçmişin emanetini geleceğe taşımanın gururuyla 662'nci kez Kırkpınar pehlivanları kardeşlik, centilmenlik ve yiğitlik düsturuyla buluşturacak. Kendine has ritüelleriyle ön plana çıkan Tarihi Kırkpınar güreşleri, yüz yılların mirasını geleceğe taşımaya devam ediyor.
Türk güreşinin en büyük organizasyonu kabul edilen Kırkpınar Güreşleri, 7 Temmuz Cuma günü başlayacak. Minik pehlivanların kol bağlamasıyla gelenek 662'nci kez tekrarlanacak.
Güreş ağasının seçileceği, çeşitli boylarda müsabakaların yapılacağı ve Türkiye'nin başpehlivanının belirleneceği Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri yine renkli görüntülere sahne olacak.
Kırkpınar'da başpehlivan, 9 Temmuz Pazar günü belirlenecek.
YAĞLI GÜREŞ TARİHÇESİ
Yağlı güreş tarihçesi ile ilgili bir açıklama yapmak gerekirse, bunu üç kısımda ele almada yarar vardır: I. Devir: 18. yüzyılın başına kadar gelen ve daha çok eski tarih kitaplarında kısaca bahsi geçen devre, II. 18. yüzyılın başından Koca Yusuf’a kadar (1830-1890) geçen ve daha çok söylentiler halinde bilinen devre. III. Devir; Koca Yusuf’tan bu yana belgelere dayanılarak bilinen devredir.
Türk güreşi genel olarak iki türlüdür. Birine “Karakucak” denir. Anadolu’da bu tür karşılaşmalar “Harman Güreşi” şeklinde de bilinmektedir. İsviçre’nin dağ köylerinde, Kuzey Amerika’nın bazı bölgelerinde “Karakucak” tabir ettiğimiz türde güreşler yapılmaktadır. İsviçre’nin dağ köylerine bu güreşi Attila ve Cengiz’in ordusundan ayrılan askerlerin taşıdığı sanılmaktadır. Bunlara ek olarak Fransa’da Brötonlar da serbest güreşleri bilmekte ve yapmaktadırlar. Avar Türklerinin yüksek dağlarda kalan kolları Avrupa’ya bu tür güreşi yaymıştır. Karakucak, başka bir deyişle “Serbest Güreş” Mançu’dan, Yakut Türklerinden, Moğolistan’dan, Doğu ve Batı Türkistan’dan, Kırım ve Kazak Türklerine varıncaya kadar bilinen bir spordur.
Türk güreşinin yönetiminde en üst basamağı oluşturan Türkiye Güreş Federasyonu, 1922 yılında TİCİ (Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı) bünyesinde kurulmuş, 1923 yılında FILA (Federation İnternationale de Lutte Amateur)’ya üye olmuştur.